Site icon Nedir ve Nasıl

Zaman Ölçme Araçları Nelerdir

Zaman Ölçme Araçları Nelerdir

Zamanın ölçülmesi Kullandığımız zaman sistemi Dünyanın hareketini esas almaktadır. Gezegenin kendi etrafındaki bir tam dönüşü bir gün; Güneşin yörüngesindeki bir tam dönüşü ise bir yıldır. Dünya dönerken güneş gökyüzünde yükselmeye başlar, en tepeye tırmanır ve gözden kaybolana dek alçalır.

Takvim

Antik uygarlıklar, yaşamlarını düzene sokmak için bu hareketlerden faydalanırdı. Babilliler M.Ö. 2400’lerde yılı 12 eşit parçaya ve günü 24 saate ayırmışlar. Babilliler ve onlardan ayrı olarak Mısırlılar, yıl uzunluğu 365 gün 6 saat olarak hesaplamışlardır. Takvimler; günü ayı, ve yılı takip etmek için düzenlenmekteydi. Tatiller ve festivallerin belirlenmesi, tohum ekimi ve hasat zamanı gibi işlerin planlanması için kullanılmaktaydı.

M.Ö. 46′da kullanılmaya başlayan Jülyen takvimi, Roma imparatoru Julius Cesar ın talimatıyla hazırlanmıştır. 16. yy la gelindiğinde Jülyen takvimi Dünya hareketleriyle uyumlu olmaktan uzaktı. Jülyen takvimi geliştirilerek hazırlanan Gregoryen takvimi1582de kabul edildi. 1752′de hazırlanan bu takvim ile Jülyen takviminden 11 gün çıkarılmıştır. Diğer uluslar kendi takvimlerini geliştirmiş ve bunlar halen kullanılmaktadır.

Saat (Alet)

Günümüzde saatler dijital (sayısal) veya analog göstergeli olarak bulunabilir.İnsanlara Taş devrinde zamanı ölçecek bir aracı gerekirdi. Sabahleyin belirli bir anda kalkılması, hayvanların belirli anlarda beslenmesi, ürünlerin belirli anlarda pazarlara sürülmesi gerekliydi. İlk saatler, bir gölge düşüren ve gölgenin denilen uzunluğuna kısalığına göre zamanı göstermeye yarayan basit “Güneş Saatleri” dir. Başlangıçta bunlar birer uzun sütundu. Bu sütunların üzerine ya da çevresine işaretler konulmaya başlandı. Güneş saatleri, özellikle kış aylarında yararsız duruma geldiği için “su saati” icat edildi. Hatta, geceleri de zamanı gösterdiğini belirtmek için bunlara “gece saati” adı da verildi.

Çin’de, Mısır’da ve Mezopotamya’da 5000-4500 yıl önce bu saatler kullanılmaktaydı. Çinliler bir kaptan ötekine akan ve biri boşalınca bir ya da iki saatin geçtiğini gösteren su saatleri kullanmışlardı. Yunanlılar ve Romalılar bu saatlerin daha gelişmiş şekillerini yaptılar. Bu arada İskenderiye şehrinde Yunanlı bir saatçi ilk defa bazı silindirler ve çarklar kullanarak kendi kendine işleyen ilk su saatini buldu. Bununla birlikte, zamanın aralıklarla daha iyi öğrenmek gereksinimi “kum saati” denilen araçların icadına yol açtı. Kum saati, birbirine benzeyen iki kısımdan meydana geliyordu. Bu kısımlar çok ince bir boğazla birbirine bağlandı. Üst kısma koyulan kumlar bu boğazdan geçerek yarım saat içinde aşağıda toplandı. Üstteki kumların hepsi aşağıya dökülünce tam yarım saatin geçtiği anlaşılıyordu. Zamanla camın üzerine çizgiler konularak dakikalar da gösterilmeye başlandı. Bunlar geçtiğimiz yüzyılın başlarına kadar gemilerde kullanılırdı.

Su ve kum saatleri, işaretli mumlar da zamanı gösteren aygıtlardır. Nitekim uzun bir mum üzerinde saatleri gösteren işaretler bulunur, mum eridikçe saatlerin ilerledği anlaşılırdı. Kilise çanları orta çağlarda zamanı belirlemekte önemli rol oynardı. Haçlı seferlerinden sonra, Avrupa’da uyguladılar. Batıda rakkaslı saati 1.000 yılında Papa İkinci silvestr yaptı. İlk rakkaslı saatlerin çarkları ve kadranları büyüktü. Bunlar zamanla gelişti. Galileo, bir ipe bağlı ağırlıkların yani sarkaçların büyüklüğü ne olursa olsun, ip uzunluğu aynı ise aynı süre içinde sallantılarını tamamladıklarını keşfetti.

Saat Tipleri

Exit mobile version