Site icon Nedir ve Nasıl

Ceyhan Tarihi

Ceyhan Tarihi

Ceyhan, Adana, ilinin en büyük müstakil ilçesi olup, nüfusu 2007 yılı sayımına göre 158.459 dur. Merkez nüfus ise 103.800 dür. Şehrin nüfusu 2008 yılına göre 104.888 dir.1973 te 58.000 olan nüfusu 1990 da 85.308 e, 2000 de 108.602 ye çıkmış, 2007 de 103.800e düşmüştür

Ceyhan, Türkiyenin ekonomik olarak en gelişmiş ilçelerinden biri durumunda olup Ortadoğu petrolleri ve Orta Asya enerji kaynaklarının dünyaya açılmasında anakapı görevi görmektedir. Son 20 yılda bir enerji şehri konumuna gelmiştir.

Tarih boyunca Kınık, Yarbisi, Yarsuat, Hamudiye ve Urifiye isimleri ile anılan şehrin ismi 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan yasa ile Ceyhan olarak değişmiştir.

Çukurova Üniversitesine bağlı bir Meslek Yüksekokul mevcuttur. Ceyhanın kurtuluş günü 6 Ocaktır Tarih Şehrin bilinen tarihi M.Ö. 1900 lü yıllara kadar uzanmaktadır. Ceyhan Ovası Hitit, Asur, Fenike, Mısır, iran, Roma ve Bizans medeniyetlerine evsahipliği yapmıştır.

Boğazköy ve Kültepe tabletlerinde adı geçen üç krallıktan, Luvi Krallığının M.Ö. 1900 Ceyhan Nehrinin doğu kısmında, Arzava Krallığının ise M.Ö. 1500-1333 nehrin batı kısmında kurulduğu anlaşılmaktadır. Luviler Asurluların, Arzavalılar ise Hititlerin egemenliği altına girmişlerdir. Kizvatna Krallığı ise Seyhan ve Ceyhan nehirleri arasında kurulmuş olup Hitit egemenliğine girmiştir.

M.Ö. 1200 yılında Hitit Krallığının ortadan kalkması ile Kue Krallığı kurulmuş M.Ö. 1190-713, Kral Asistavands Karatepe şehrini kurdurmuştur. Daha sonra bölge Asurların, Babillerin, Perslerin, Büyük iskenderin, Selevkosların, Helenistik Mısır Krallığının, Roma imparatorluğunun, Bizans imparatorluğunun, Emevilerin, Abbasilerin, Tolunoğullarının, Hamdanilerin ve tekrar Bizansın eline geçti.

1071 Malazgirt Savaşı sonrası, Süleyman Şah Anadolu Selçuklu Devletinin kurucusu 1083 yılında Ceyhan Ovasını ve Adanayı tamamen ele geçirdi. 1097 yılında Kilikya Ermeni Krallığına bağlanan Ceyhan 14. yüzyılda Mısır Memlüklülerinin istilasına uğrar ve sonrasında Dulkadiroğlu Beyliği topraklarına katılır. O yıllarda nüfusu 5.000 dir

Ceyhan, 1353-1515 yılları arasında Memlüklere bağlı Ramazanoğulları Beyliğinın hakimiyeti altında kalmıştır. Bu topraklar için Memlükler ve Osmanlılar 1485-1498 yılları arasında savaştılar. 1515 yılından itibaren Yavuz Sultan Selimin Mısır seferi sırasında Adana toprakları Ceyhan Ovası ile birlikte Osmanlı Devletinin idaresine girdi.

1525 yılına ait Osmanlı Tapu tahrir defterinde adı Yarsuvat olarak geçmektedir. Bu dönemde bölgeye yerleştirilen Kınık Türkmenleri, Oğuzların Üçok koluna ait Denizhanoğulları saoyundan gelmektedir. Nitekim bugün bölgede kalabalık bir nüfusa sahip olan Sırkıntıoğulları, Karsantıoğulları, Kozanoğulları, Cerit, Yüreğir, Barak, gibi türkmen obaları oğuzların kınık boyuna bağlıdırlar.

1833-1840 tarihleri arası Ceyhan Ovası el değiştirerek Mısırlı ibrahim Paşaya geçmiştir. ibrahim paşa özellikle Menemencioğulları türkmenleri başta olmak üzere diğer Türkmen boylarının yardımıyla Konyaya kadar ilerleyerek osmanlı ordusunu bozguna uğratmıştır. Mısırlı ibrahim Paşa kendisine destek vermeyip osmanlıyı destekleyen aşiretlere ise çok acımasız davranmıştır

Örneğin Sırkıntıoğulları ve Karsantıoğullarının tüm mallarını yağmaladığı gibi bu Türkmenleri kılıçtan geçirme kararını bile almıştı. Ancak Menemencioğlu Ahmet Beyin itirazı nedeniyle bu kararını uygulayamamıştır. Mısır ordusu bölgede Osmanlı yanlısı Türk boylarını sindirmek için özellikle sürgün takdiğini çok kullanmıştır

Özellikle bölgenin en büyük aşireti olan Sırkıntı Türkmenlerini pasifize etmek için Sırkıntıoğlu Murtaza Bey, ibrahim Paşanın emriyle Mısıra sürgün edilmiştir. Ceyhan 1841 yılında tekrar Osmanlı yönetimine geçmiştir. Kurtuluş savaşı yıllarında ise türkmen boyları tarafından kurulan Kuvay-ı Milliye birlikleri bölgede destan yazmışlardır. Sırkıntılar grup komutanlığı gibi birçok birlikler Ceyhanın, kurtuluşuna önemli katkıda bulunmuşlardır.

Kırım Savaşından sonra Osmanlılar buraya Nogay Türklerini ve 93 Harbinden sonra da Rumeli Türklerini iskan etmişlerdir. 1896 yılında II. erol tarafından Hamidiye adı verilmiş 1908 yılında ise Urfiye olarak değiştirilmiştir.

19 Temmuz 1926 da ilçe yapılmış ve Cebelibereket vilayetine Osmaniye bağlanmış ve son olarak 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan yasa ile adı Ceyhan olarak değişmiştir. 1933 yılında Cebelibereket ilinin ilçe yapılması üzerine bugünkü statüsüne kavuştu.

Coğrafya ve iklim Akdeniz Bölgesinde yer alan Ceyhan Adanaya 43 km uzaklıkta, Akdenize 30 km. uzaklıkta, 36. ve 37. kuzey enlemleri ile 35. ve 36. doğu boylamları arasında olan bir ilçedir. Güneyde Yumurtalık, Kuzeyde Kozan, kuzeybatısında imamoğlu, Kuzeydoğusunda Kadirli, Doğuda Osmaniye, Hatay ilinin Erzin ilçesi ve Batıda Yüreğir ile komşudur.

ilçenin önemli bölümü tarımsal arazi ile kaplı olup yüzölçümü 1.424 km2dir ve 71 köyü vardır En önemli akarsu Ceyhan Nehri ilçenin kenarından geçmektedir ve uzunluğu 509 kmdir. Ayrıca Mercin Suyu, Karaçay, Handeresi, Çeperce Deresi ilçenin akarsularıdır.

Yazları sıcak ve kurak, kışları ilik ve yağışlı geçen ilçenin iklimi tipik Akdeniz iklimidir. Yağış miktarı Ceyhan Ovasında 600-750 mm. iken, dağlık alanlarda 750-1000 mm. arasında olup, yağışların %50 si kışın, %27 si ilkbaharda, %18 i sonbaharda, %5 i yaz aylarında düşer.

Ceyhanın bitki örtüsünü makiler oluşturmaktadır. Ceyhan büyük bir ova olduğu için orman alanlar tahrip edilerek tarım alanlarına dönüştürülmüştür. Buna rağmen yer yer çam ormanlarına rastlanır.

Ceyhanda son yıllarda oluşturulan okaliptus sıtma ağacı-selvi ormanları ise geniş alanlar kaplamaktadır. Yine tarımı geliştirmek için ekilen zeytin, turunçgil, kavak ekili alanlar da geniş yer kaplamaktadır.

Ceyhan tabi orman bakımından fakirdir. Lakin kerestecilik maksadıyla okaliptüs ve kavak yetiştiriciliği yapılmaktadır. Ceyhanda kerestecilik ve mobilyacılık gelişme göstermiştir.

Ceyhanda, üretilen orman ürünleri genellikle kereste ve odun olarak tüketilmektedir Ulaşım Ceyhan, güneyden ve kuzeyden iki önemli yolla çevrilidir.

Avrupayı Asyaya bağlayan E-5 karayolu Ceyhandan geçmektedir. Yine Pozantı-Mersin – Gaziantep otoyolu da Ceyhanın güneyinden geçmektedir.

Ceyhan, Adana hava alanına da 45 km. uzaklıktadır. Deniz ulaşımı için de Yumurtalık ve iskenderun Limanlarına yakındır Ekonomik Yapı Ana geçim kaynağı olarak tarım gösterilebilir. ilçe, tipik bir Çukurova ilçesi olarak, geçmişte akıllara yer eden pamuk üretimiyle anılsa da, şimdilerde değişen ekonomik kaygılar sebebiyle, dönemden döneme değişmekle beraber buğday, mısır, karpuz üretimine de sıklıkla rastlanır. Köylerde ufak çapta büyük baş hayvancılık da yapılır

Tarımın ekonomide yoğun olarak yer alması, Ceyhanın ticaret ve sanayi olanaklarını da etkilemiştir. Ceyhan çevresinde onlarca çırçır fabrikası ve mısır kurutma tesisleri yer alır. Ayrıca Ceyhanın yakın çevresindeki Sugözü Termik Santrali, botaş ve Toros Gübre Sanayi, Ceyhanın ekomisinde etkili rol oynar.

Sanayi ve Ticaret Ceyhan sanayi kuruluşu bakımından gelişmiş ilçelerdendir. ilçede özellikle tarıma dayalı sanayi kuruluşları gelişme göstermiştir.

Ceyhandaki en büyük sanayi kuruluşu botaş!tır. botaşta Güneydoğu Anadolu Bölgesinden ve geçmişte Iraktan pompalanan petrol işlenmekte ve bir bölümü de Yumurtalık Limanı aracılığıyla dış tüketime sunulmaktadır.

ceytaş Ceyhan Tekstil Sanayi A.Ş. faaliyet gösterdiği tekstil sektörü, ülkemizde sanayileşmenin önderliğini yapan en yaygın ve en fazla istihdam sağlayan sektörlerden biridir.

Dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik krize rağmen ceytaş, krizden fazla etkilenmeden çalışmalarını sürdürmektedir özmaya, ülkemizdeki en büyük maya fabrikalarından biri olup, Fransız şirketidir. Şirkete bağlı olarak Amasya ve Ceyhanda iki ayrı fabrika bulunmaktadır.

özmaya Fabrikası ilçe için önemli bir işçi istihdam alanıdır Toros Gübre Fabrikası, 1981 yılında faaliyete geçen Ceyhan tesisleri 330.000 ton/yıl gübre üretim kapasiteli olup, ayrıca 660.000 ton/yıl torbalama kapasiteli tesislerine ve yılda 1.000.000 tona varan sıvı ve katı yük yükleme, boşaltma ve depolama tesislerine sahiptir.

Tesislerde yurt içi ihtiyaç için her türden kompoze gübre üretimi yanında, muhtelif gübre ve gübre hammaddeleri ile petrol ürünlerinin transit sevkıyatı yapılarak önemli ölçüde döviz geliri elde edilmektedir.

botaş, 27 Ağustos 1973 tarihinde Irak ve Türkiye Cumhuriyetleri arasında imzalanan Ham Petrol Boru Hattı, Kerkükten başlayarak Akdenizde Ceyhan Terminalinde son bulmaktadır.

Dünyanın en uzun ve en modern boru hatlarından biri olarak inşaa edilmiş bulunan Irak-Türkiye Boru Hattı, Körfez Savaşından sonra Iraka uygulanan ekonomik yaptırım münasebetiyle işlevinde azalma olmuştur.

botaş, tam kapasite ile çalıştığı dönemlerde ülkemizin döviz merkezlerinden biri iken günümüzde ambargo münasebetiyle gelirde azalma görülmüş bu olumsuzluk ülkemiyi ve yöreyi etkilemiştir.

Eğitim & Öğretim Ceyhan okur yazar oranı yüksek bir yerleşim birimi olup, ilçemizde bir tane meslek yüksek okulu ve sekiz yüz öğrencisi, dokuz tane lise ve meslek lisesi, onlarca da ilk öğretim okulu mevcuttur.

Ceyhan Meslek Yüksekokulu 1976 da Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak kurulmuş, 1982 yılında Çukurova Üniversitesine bağlanmıştır. Yaklaşık 300 dekarlık yerleşim alanına sahiptir. Tarım Alet ve Makinaları, inşaat, Elektrik, Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama, Pazarlama, Büro Yönetimi ve Sekreterlik, Muhasebe, olmak üzere 7 programda ön lisans eğitimi vermektedir.

Sağlık Meslek Yüksekokulu 2004 yılında Ç. Ünv. tarafından açılmıştır. Yüksek okulumuzda ambulans ve acil bakım teknikerliği ile diş protez teknikerliği olmak üzere 2 program mevcut olup, toplam 41 öğrenci kontenjanı bulunmaktadır.

Şuan Ceyhanın en iyi okulu Ceyhan Ticaret Borsası Anadolu Öğretmen Lisesidir.Bu lise Gerçekten başarı getiren eğtimi ile her daim göz önündedir.Lisenin şuan 11.sınıflarda bir dil sınıfı mevcut 11 dil f

Yönetim 19 Temmuz 1926da ilçe yapılmış ve Cebelbereket vilayetine Osmaniye bağlanmış ve son olarak 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan yasa ile adı Ceyhan olarak değitirilen şehir Adanaya bağlıdır.

Nüfus ilçenin nüfusu 2000 genel nüfus sayımına göre 178543 dir. Bunun 108602 si ilçe merkezinde, 69941i ise kasaba ve köylerde yaşamaktadır.

ilçe bağlısı olarak merkez hariç olmak üzere ilçe merkezine bağlı 11 belde, 70 köy ve ? mahalleden oluşmaktadır Basın Her şey gibi gazetecilikte Ceyhanda mevcudiyetini kabul ettiren bir kuvvet olmuştur. Gazeteler şehirlerin fikir,düşünce ve tenkid gücüdür .ilçemizde günümüzde dört tane günlük ve bir tane de haftalık gazete yayın hayatını sürdürmektedir.

atılım Gazetesi 4 Mart 1993 tarihinde kurulan bu gazetenin sahibi Cengiz özer olup,tek sayfa günlük ve bir tane de haftalık gazete yayın hayatını sürdürmektedir.

ileri Gazetesi 1948 yılında merhum Mehmet Selçuk tarafından kurulmuş olan gazete Ceyhandaki en eski gazetedir. Bu gazetemiz tek sayfa olmasına rağmen tam 52 yıldır kesintisiz olarak yayın hayatını sürdürmektedir.

ilke Gazetesi 1994 yılında Faruk Menteş tarafından kurulmuş olup, günümüzde ise sahipliğini Yusuf Öztorun yapmaktadır. Gazete Ceyhanda günlük olarak çıkan dört sayfalı gazetedir.

hürfikir Gazetesi 20 Temmuz 1993 tarihinde kurulan gazete de tek sayfa günlük olarak yayınlanmaktadır. Kurucusu ve sahibi Abdullah Şentürktür.

çağdaş ceyhan Gazetesi 1994 yılında kurulmuş olup haftalık olarak çıkmaktadır. Sahibi Şenel Çelikten olan gazete sekiz sayfa ve ofset baskı olarak yayın hayatını sürdürmektedir.

ilçemizde günümüzde iki tane yerel televizyon ve radyo yayın hayatını sürdürmektedir. Bunlardan ilki CRT olup sahibi Şahin özerdir. Bu kurum hem radyo hemde televizyon yayıncılığı yapmaktadır. CRT Radyo yayıncılığında Türkiye ve Dünyada birkaç rekora sahiptir. ikincisi ise samim Radyo Televizyon olup, sahibi Samim özsoydur Bu kurumumuz da radyo ve televizyonculuk yapmaktadır.

Spor Ceyhanda spor denilince ilk akla gelen futbol olmaktadır. Ceyhanın en tanınmış kulüpleri Ceyhanspor, Doğan spor, Ceyhan Gücü ve basketbolde Ceyhanın ve Türkiyenin gururu botaşSPORdur.

Ceyhanspor 1966 yılında kurulmuş,aynı yılın 10 Eylül günü de tescil edilerek yeşil-beyaz renklerini forma rengi olarak seçmiştir.

Kulübün kurucuları arasında, Hakkı Yeşil, Sait Yalçın, Ahmet Temiz, Cemal Baysal, Nail Atabey, Erdal Turan Sancar ve Mustafa Işık bulunmaktadır. Ceyhanspor günümüzde Türkiye 3.Futbol liginde başarılı bir mücadele vermektedir.

Ceyhan Gücü 1970 yılında kurulmuştur. Bu kulübümüzün de forma renkleri yeşil beyazdır. Ceyhan Gücünün kurucuları arasında ibrahim Kök,Osman Yantır, Sabri Sevim,Fevzi Yıldırım, Faik Türközü,Turgut Yılmaz, Ayhan Yorgancı, Ali Yurtsever, Sağlam Eker bulunmaktadır.

Ceyhan Gücü futbol takımı amatör kümede mücadele vermektedir Doğan Spor 1975 yılında kurulmuş olup forma renkleri olarak sarı-lacivert renkleri seçmiştir. Doğan Spor Ceyhanlı işadamı Mehmet Kurt tarafından kurtsan Spor ismiyle kurulmuş olup daha sonra bugünkü ismin almıştır.

Doğan Spor, kurulduğu günden bugüne kadar 3 branş, 14 kategoride çeşitli yıllarda Adana birincisi olmuş ve ilçemizi başarı ile temsil etmiştir.

Kulübümüzün spor, faaliyetleri Futbol, basketbol ve atletizmdir Futbolda ilçemizi Adana amatör kümede temsil eden kulübümüz başarılı maçlarıyla takdir toplamaktadır.

Ceyhan Belediye Başkanlığı ilçemizdeki spor kulüplerine destek sağlamak amacıyla işletmesi ve mülkiyeti belediyeye ait olan halı sahayı bu kulüplerimize vermiş,yine belediyeye ait olan kum ocağının işletme hakkını da Ceyhanspora vermiştir.

1984 yılında kurulan botaşSpor Kulübü, 2 branşta bayan basketbol ve erkek basketbol, yüzme ve çeşitli kategorilerde faaliyetini sürdürmektedir.

1989-1990 Basketbol sezonunda deplasmanlı bayanlar ligine terfi eden botaşSPOR Bayan Basketbol takımı, günümüzde ilçemyi ülke çapında başarı ile temsil etmektedir.

Kültür Şahmeran Efsanesi Günümüzden binlerce yıl önce,Yılan Kalede, yedi kat yerin dibindeki mağaralarda yaşayan yılanlar varmış. Meran adı verilen bu yılanlar, çok akıllı ve iyi yüreklilermiş. Arkadaşlığa, dostluğa, sevgiye büyük önem vererek, barış içinde mutlu bir hayat sürerlermiş. Meranların başında Şahmeran denilen eceleri varmış. Genç ve güzel bir kadın olan Şahmeran hiç yaşlanmaz, öldüğü zamanda ruhu kızının vücuduna geçermiş

Geçmişten günümüze kadar gelen bu efsaneye göre Şahmeranla karşılaşan kişi Camsabdır. Yoksul bir ailenin oğlu olan Camsab, evinin geçimini arkadaşları ile odun satarak sağlamaktadır. Bir gün arkadaşları ile birlikte bir kuyu dolusu bal bulan Camsab, arkadaşlarının açgözlülüğü yüzünden kuyunun içindeki bal bitince kuyuda bırakılır. Terk edilen genç cebindeki çakıyı kullanarak burada gördüğü bir deliği genişletir ve daha büyük bir yere geçer

Uyandığında etrafının yılan ve ejderhalarla dolu olduğunu görür. O sırada yarı insan yarı yılan olan Şahmeran yanına gelir ve konuşurlar. Camsab kendisine yapılan ihaneti anlatır. Camsabın anlattıklarını dinleyen Şahmeran onu kuyudan çıkaracağını söyler. Fakat geçen ömrü boyunca asla yerini söylemeyeceğine dair söz alan Şahmeran ona yeterli miktarda dünyalık vererek genci kuyudan çıkarır

Köyüne dönen Camsab, ülkesinin hasta hükümdarının iyileşebilmesi için şahmeranın etinin önerildiğini duyar ve ses çıkarmaz. Bir gün arkadaşları ile sohbet ederken şahmeranı gördüğünü ağzından kaçırır. Arkadaşları tarafından bu olay padişaha ulaştırılır. Padişah Camsabı huzuruna çağırarak şahmeranın yerini göstermesini ister

Fakat Camsab bir türlü şahmeranın yerini söylemez. Kendisine altınlar ve vezirlik ünvanı verileceğini duyan Camsab şahmeranın yerini vezire gösterir. Vezir bazı sihirli kelimeleri söyleyerek şahmeranı altın bir tepsi içinde kuyunun dışına çıkarır. Vezirin adamları şahmeranı öldürür ve onun etini hükümdara yedirirler, hükümdar sağlığına kavuşur. Efsane, şahmeranın insanoğluna olan sadakati ve iyi niyetine karşılık gördüğü ihaneti anlatır. Bir rivayete görede yılanlar hala şahmeranı yaşıyor biliyorlarmış

Exit mobile version